Diyet

Alman Doktor Walter Kempner tarafından 1934 yılında geliştirilen pirinç diyeti, 2005 yılında yeniden düzenlendi. Diyetisyen Kitty Rosati ve Kardiyolog Robert Rosati bu diyeti kilo verme amaçlı olarak düzenledi. Zayıflatma etkisi anlaşıldıktan sonra tüm dünyada pirinç diyeti akımı başladı. Ancak bu diyeti yapanların zayıflayabilmek için aynı zamanda egzersiz de yapması şart. Beraberinde kalsiyum ile D vitamini takviyesi de almaları gerekiyor. Yaklaşık 3 hafta uygulanan pirinç diyet listesini harfiyen uygulamak da mühim. Pirinç Diyeti – İlk Hafta Diyetin ilk gününde her öğünde 2 kase pirinç ve 2 adet de meyve tüketilmesi gerekiyor. Haftanın kalan 6 gününde ise kahvaltıda yine 1 kase pirinç, 1 tane elma ve 1 bardak da yağsız süt tüketilmesi gerekir. Öğle ile akşam yemeklerinde 2 kase pirinç, 3 adet sebze ve 1 adet de meyve yenmesi gerekir.    Pirinç Diyeti – İkinci Hafta İkinci haftanın ilk günü yine her öğünde 2 adet meyve ve 2 kase de pirinç tüketilmeli. Haftanın diğer günlerinde kahvaltıda 1 kase pirinç, 1 elma, 1 bardak yağsız süt tüketilmeli. Öğle ve akşam yemeklerinde 2 kase pirinç yenmeli. Diyetin ikinci haftasının son günü önemli. Bu günde sabah kahvaltısı 2 kase pilav, 1 elma ile yapıldıktan sonra öğle yemeğinde 3 kase pirinç ve 1 meyve tüketilmeli. Akşam […]

Spor aletleri ile spor aktivitelerine yer açarak hem formda kalırken hem de fit bir bedene sahip olabilirsiniz. Kaliteli spor aleti alım işlemlerinden yararlanarak evde ya da iş yerinde hemen her yerde spor aktivitesine yer açabilirsiniz. Spor aleti alımında aynı zamanda spor salonunuz içinde kaliteli tercihi gerçekleştirmeniz önemlidir. Gün içinde çok fazla çalışmanın yapıldığı spor salonlarında kaliteli üretim özelliğine sahip olan spor aletine yer vermenin yanı sıra uygun fiyatlı spor aletleri alım seçeneklerden de faydalanmanız tavsiye edilir. Kaliteli ve Uygun Fiyatlı Spor Aletleri Nereden Alınır? Kaliteli bir üretim detayı ile hazırlanan ve uygun fiyatlı spor aletlerialım işlemlerinden yararlanarak ihtiyacınıza uygun olan seçimlere bütçenize uygun olan seçenekler ile sahip olabilirsiniz. Kaliteli ve uygun fiyatlı spor aleti alımına yer açmak için ise Esjim firmasından destek alabilirsiniz. Kendi üretimlerine yer açan firma aynı zamanda dünyaca ünlü olan markalarında distribütörlüğünü yapmaktadır. Spor aletlerini inceleyerek satın almak için ise hemen https://esjim.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz.

Son dönemlerde Türkiye’de oldukça popüler olan diyetlerden biri de İsveç diyeti. İsveç diyeti nedir ve nasıl uygulanır. Hızlı şekilde zayıflatma özelliği olduğu için herkes tarafından uygulanan bir diyet. Bu diyet sayesinde hem metabolizmanızı hızlandırabilir hem de verdiğiniz kilolar karşısında tekrar geri almamak içi vücudunuzu koruma altına alabilirsiniz. İsveç Diyeti Nasıl Yapılır? İsveç diyetinde dikkat edilmesi gereken en önemli şey diyet listesinin dışına çıkılmamasıdır. Şeker kullanımı kesilmeli ve tuz ise belirli miktarda alınmalıdır. Listede belirtilen çay ve kahvede de aşırıya kaçılmaması gerekir. Salata gün içinde limon ve zeytinyağı eklenerek tüketilebilir. Haşlanmış ıspanak ve meyveler diyetin vazgeçilmezi. Diyeti yaparken hiçbir yiyecek de aşırıya kaçmamak çok önemli. İsveç diyeti 13 gün yapılıp ara verilmelidir. Üç ay gibi bir süre ara verildikten sonra tekrar başlayabilirsiniz.  Günde 2 litre su içmek diyetin en önemli kuralı. Diyete başladığınız zaman 6 gün kendinizi kontrol etmeli ve herhangi sağlık sorunu ile karşılaştığınız zaman diyeti bırakmalısınız. Yüksek kolestrolü olanlar özellikle yumurtanın akını tüketmelidir. 35 yaş üzeri sağlık problemleri olanlar ise mutlaka diyete başlamadan önce doktoruna danışmalıdır. Diyeti yapmaya karar verdikten sonra diyetin tam listesini internet üzerinden pek çok sitede bulabilirsiniz.

Zengin bir protein kaynağı olan yumurta C vitamini dâhil olmak üzere birçok vitamini içinde barındırır. Özellikle sarısında demir de bulunmaktadır. Yumurtanın ak ve sarısını karıştırma besin değerinde düşme yaratıyor. Yumurtanın akında bulunmakta olan bazı maddeler karışım sırasında sarının içinde bulunan bazı vitaminleri etkisiz hale getiriyor. Yumurta pişirirken sarısı ile beyazını karıştırmamak bu sebepten dolayı tavsiye ediliyor. Kahverengi mi yoksa beyaz yumurta akı mı yenmeli, sorundan önce neden bu farklılık olduğunu araştırmak gerekiyor. Kahverengi ve beyaz yumurta kabuğunun oluşum sebebi evcileştirilmeden önceki zamanlarına dayanıyor. Evcilleşme olmadan önce yabani ortamda bulunan tavuklar; bu ortama uygun olan yumurtaları yaparak, doğal ortamda çabuk belirgin olamayan bir renk ile yumurtlar. Bitki örtüsüne göre yumurta renk değişimleri görülür. Akdeniz ve çevresinde; beyaz, Asya kökeninde; kahverengi yumurtalar görülmesinin sebebi de bitki örtüsüdür. Kahverengi ve beyaz yumurta arasında hiçbir besin farkı yoktur. Fakat üreticisi beyaz yumurtlayan tavuklara besin değeri yüksek olan ürünler vermiş ise bu yumurtanın besin değeri daha yüksek olabilir. Bunu sadece üretici bilebilir. Bunun dışında kahverengi yumurtanın kabuğu beyaza göre daha kalın olduğu için haşlamada daha çok tercih edilir. Yumurtanın Tazelik Testi Nasıl Yapılır? Yumurtanın taze olması besin değeri açısından en önemli olan noktadır. Her ne kadar son zamanlarda kullanım süreleri yazılsa da yapılabilecek küçük bir […]

    Gluten hassasiyeti ve glutensiz gıdalardan sonra lektin hassasiyeti ve popüler lektin diyeti dikkatinizi çekmiş olabilir. Peki, lektin nedir? Lektin, bitkilerde doğal olarak bulunan bir proteindir ve karbonhidratlara bağlanır. Bitkiler, kendini koruyan bir bileşik olarak lektin üretir. Lektin, belirli otoimmün bağışıklık bozuklukları olan insanlar için bir tetikleyici olabilir ve lektin içeren gıdalardan kaçınmak, iltihabı, gastrointestinal sorunları ve daha fazlasını azaltmaya yardımcı olabilir. Fakat bu, herkesin lektin bulunan besinlerden kaçınması anlamına gelmez. Lektin Diyeti Herkese Uygun mu? Lektin diyeti yapmak, kilo vermek için kesin bir yol değildir. Lektinleri kesmek kolay değildir veya herkes için tavsiye edilmez.  Tahıllar, baklagiller, meyve, sebzeler, bakliyatlar, baklagiller, fındık, çikolata, kahve, süt ve süt ürünleri gibi hemen her şeyde vardır. Lektin, toksik olarak kabul edilebilir ancak bu, yararlı olmadığı anlamına gelmez. Örneğin: pişmiş kuru fasulyeyi bir miktar kaşar peynir ile yerseniz, fasulyedeki lektinler kaşar peynirdeki karbonhidratlara bağlanır ve vücudunuzda lif gibi hareket eder. Lektin içeren gıdalardaki diğer besinler o kadar faydalıdır ki, daha iyi beslenmeniz ve kilonuzu yönetmeniz için onları yemelisiniz. Kepekli tahıllar, meyveler, kuruyemişler ve sebzeler beslenmemizin temeli olmalı. Neticede lektinli gıdalar çoğu kişi için iyidir, fakat her insanın metabolizması farklıdır.

Kaybedilmek istenen kilolar ile canı sıkılan kişiler kısa sürede etkili bir diyet seçimine yer açarak bu sayede kilo verme yolunu seçebiliyorlar. Oldukça sakıncalı olan bu şok diyet uygulamaları sırasında ise kişiler oldukça halsiz kalır. Bu halsizlik ile beraber ise spora yer vermek neredeyse imkânsızdır. Spor yapılmadığı halde verilen kilolar kişiler ise oldukça mutlu ediyor. Fakat bu seçim ile verilmiş olan kilolar sonrasında hem bedensel hem de psikolojik olarak sıkıntılar yaşanabiliyor. Spor yapmadan kilo vermek elbette bu şok diyetler ile mümkündür. Bu mümkün olan durum içinde verilen kilolar sonrasında sarkan beden ve halsizlik ile karşılaşılması ise psikolojiyi de bozar. Bu sebep ile spor aktivitesine yer açılması her daim önemle tavsiye edilir. Spor Aktivitesinin Yararları Spor aktivitesine kilo vermek için ya da sadece daha sağlıklı olmak içinde yer açılabilir. Spor aktivitesi ile kalori kaybı elde edilerek zayıflama sağlanırken fit bir bedene de sahip olabilirsiniz. Bunun yanı sıra psikolojik olarak rahatlamayı sağlar ve daha dinç bir beyin sunar.

Hangi yiyeceklerin sağlıklı olduğunu bilmek önemlidir ama hangi yiyeceklerin vücudunuz kadar beyninize de zarar verebileceğini bilmek de beyin sağlığını, hafızayı ve konsantrasyonu korumak için çok önemlidir. İşte belleği bozan, ruh halini etkileyen ve sağlık risklerini artıran en zararlı gıdaların mini bir listesi: Beyine Zarar Veren 3 Yiyecek Grubu Şekerli yiyecekler ve içecekler: kandaki yüksek şeker seviyeleri sadece obezite ve diyabet riskini arttırmakla kalmıyor. Aynı zamanda sizi demans hastalığı riskine de maruz bırakıyor. En iyisi, su, sebze suyu, şekersiz çay ve şekersiz süt ürünleri tüketmeyi düşünün. Trans yağlar: Trans yağlar veya doymamış yağ asitleri az miktarda süt ve et gibi doğal ve sağlıklı ürünlerde de vardır. Fakat atıştırmalıklarda, paketlenmiş unlu mamullerde ve fast-food’ta kullanılanlar çok daha zararlıdır. Araştırmalar, trans yağ alımı ile Alzheimer hastalığı arasındaki ilişkiyi doğruluyor. İşlenmiş karbonhidratlar: Beyaz un gibi yüksek glisemik indeksleri (GI) yüksek karbonhidratlar, beyine zararlı olarak kabul edilirler; hem çocuklar hem de yetişkinlerde hafızayı bozar, inflamasyon risklerini arttırır ve dejeneratif hastalıklara neden olabilir. Sağlıklı alternatifler tam tahıllı gıdalar, sebzeler ve meyvelerdir.

Sizi öldürecek şeyleri düşündüğünüzde, muhtemelen ortak gıdaları düşünmüyorsunuzdur. Yine de potansiyel olarak sizi öldürebilecek günlük yaşamda karşılaştığınız birçok şey var. Belki de sizi öldüreceğini hiç düşünmediğiniz bu 7 şeyi kontrol edin: Kahve: Büyük miktarlarda tüketildiğinde kalp krizine neden olabilir. Kafein birçok maddede bulunur ve bir anda çok fazla ölümcül olabilir. Alkol: Alkol zehirlenmesi efsane değil, çok gerçektir. Genellikle herkes farklı olduğundan, etki derecesi değişir, ancak hiç alkol tüketmemek en iyisidir. Su: Nemli kalmanın ve sağlıklı yaşamanın ayrılmaz bir parçasıdır. Fakat çok yüksek miktarda tüketildiğinde ölümcül olabilir. Böbrekler suyu yeterince çabuk işleyemediğinde ortaya çıkan su zehirlenmesine ilişkin birkaç belgelenmiş olay var. Tuz: Çok fazla tuz, hücrelerinizin hipernatremi adı verilen bir süreçte kurutulmasına, nöbetlere, komaya ve hatta ölüme neden olabilir. Çikolata: Teobromini (köpekler için ölümcül yapan kimyasal madde) içerir ve insanlar için de tehlikeli olabilir. Fakat ölümcül olabilmesi için 85 civarında tam boy çikolata yenmesi gerekir. Parasetamol: Bazı soğuk algınlığı ve grip ilaçlarının temel bileşeni olan parasetamolün doz aşımı, her yıl yüzlerce kişinin ölümüne neden olur.